İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü yolsuzluk soruşturması kapsamında, tutuklanan ve görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçlamaları bulunuyor. Soruşturma, İBB'nin çalışmalarını da kapsıyor. Şüphelilerden Zafer Gül, Gül Kentsel Tasarım İnşaat Tur. Tic. Ltd. Şti. yetkilisi olarak verdiği ifadede çarpıcı iddialarda bulundu. Gül, Ali Gül ve Uğur Güngör ile olan ilişkilerinden bahsetti. İddialara göre, 2015 yılında Mus Can İnşaat ile hasılat paylaşımlı bir inşaat sözleşmesi imzalandı. Ruhsat işlemleri için Beylikdüzü Belediyesi'ne başvuruldu.
6 Milyonluk Rüşvet İddiası
Gül'ün ifadesine göre, o dönem Beylikdüzü Belediye Başkan Yardımcısı olan Mehmet Murat Çalık, tadilat ruhsatı için 6 milyon TL istedi. Gül ve ortakları bu teklifi reddederek, karşılığında ilçeye cami, sağlık ocağı veya park gibi kamu yararına yapılar yapmayı teklif ettiler. Ancak Çalık, bu ödemeyi zorunlu kılarak, "Siz gerekli ödemeyi yapın, biz bağış yaparız" dedi. Sonuç olarak, 6 milyon TL'lik ödeme, Fatih Keleş adına düzenlenen senet bonoları ile gerçekleştirildi. Ödemelerin bir kısmı nakden, bir kısmı ise daire verilerek yapıldı. Bu daireler, projedeki hasılat paylaşımına göre hisseler oranında paylaşıldı. Adem Soytekin daha sonra bu daireleri satın aldı. Bu durum, Beylikdüzü Belediyesi'nde yolsuzluğun boyutlarını gözler önüne seriyor.
Daireler ve Tapu İşlemleri
Zafer Gül, tapu devirleri ve para transferleri hakkında da detaylı bilgiler verdi. Yükleniciler olarak tapu devirlerini hazırladıklarını, masrafları ortak hesaptan ödediklerini ve arsa sahibinin bazı ipoteği kaldırdığını, diğerlerini ise kaldıramadığı için, inşaatın durmaması için 4 daireyi Adem Soytekin'den satın aldıklarını belirtti. Bu işlemler sırasında, İmamoğlu İnşaat ile doğrudan bir bağlantı kurulmasa da, Ekrem İmamoğlu'nun görevinden uzaklaştırılması sürecinin bu iddialarla ilişkili olması dikkat çekici. Gül, ilk savunmasında bu olayları anlatmadığını, inşaatın yarım kalmaması ve mühürlenmemesi için belediyecilerin zoruyla ifade vermek zorunda kaldığını iddia etti. Ancak, gerçekleri anlatmak için bu ifadeyi verdiğini söyledi. Bu ifadenin, soruşturmanın seyrini nasıl etkileyeceği merakla bekleniyor.
İnşaat Projesi ve Ruhsat İşlemleri
Gül, inşaatın tadilat projesini 2015 yılında belediyeye sunduklarını ve kapalı alanın azaltılıp konut sayısının artırıldığını belirtti. Toplam kapalı alan metrekaresi düşmesine rağmen, ekstra bir menfaatlerinin olmadığını savundu. Gül, belediyecilerin ruhsatın yenilenmesi için onları zorladığını iddia etti. Bu iddialar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile bağlantılı olan Beylikdüzü Belediyesi'nin işleyişine dair önemli sorular ortaya koyuyor. Gül'ün ifadesi, yolsuzluk soruşturmasının gidişatını etkileyebilir ve daha fazla şüphelinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Soruşturma devam ediyor ve gelişmeler yakından takip ediliyor. Gül'ün ifadesinin, tapu kayıtları ve belediye evraklarıyla desteklenmesi de iddiaların doğrulanması için önemli bir unsur olarak görülüyor.